F3do
Lütfen Üye Olunuz...!!!

Join the forum, it's quick and easy

F3do
Lütfen Üye Olunuz...!!!
F3do
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

uzun ama gerçekten çok etkileyici

Aşağa gitmek

uzun ama gerçekten çok etkileyici Empty uzun ama gerçekten çok etkileyici

Mesaj tarafından chatlak Ptsi Ekim 13, 2008 9:44 am

>*O gece mail kutusuna gelen bir notun tüm gelecegini etkileyecegini
>bilemezdi. Ekte gönderilen dosyayı açtıgında ekranı binlerce gül
>kaplamıştı. Her tıklamada yeni bir sayfa açılıyor ve her açılan
>sayfada degişik renklerde güller tüm ihtişamıyla gözler önüne
>seriliyordu. Son tıkladıgında ise ekranda şöyle yazıyordu;
>
>" Hiçbirisi senin gibi olamaz. Seni seviyorum..."
>Fulya çok şaşırmıştı. Maili gönderene baktı ama bu isim onda hiç bir
>çagrışım yapmamıştı.
>Sonraki günlerde benzer mesajlar gelmeye devam etmişti.Her defasında
>farklı çiçekler kaplıyordu ekranını ve son sayfada yine aynı şeyler
>yazıyordu. " Hiçbirisi senin gibi olamaz.Seni seviyorum..."
>
>Fulya bu esrarengiz kişiyi merak etmeye başlamıştı. 10.gece gelen
>mesajı yanıtlamayı düşündü.
>İster istemez etkilenmişti. O günlerde kendini çok yalnız
>hissediyordu...
>Kim acaba diye kendi kendine sorarken birden parmaklarının klavyeye
>uzandıgını farketti.
>" Bu çiçekleri bana neden gönderiyorsunuz? Lütfen kimliginiz
>hakkında bana bilgi verirmisiniz?..."
>
>Yazdıkları sadece bu kadardı. Ardından iletisini göndermek için
>"Gönder "
>tuşuna bastıgında hayatının
>ne hale gelecegini asla bilemezdi...
>
>Ertesi gece heyecanla mail kutusuna baktı. Yine aynı kişiden bir
>Mail
>daha gelmişti. Yüregi dalgalı denizlere dönmüştü.Aceleci tavırlarla
>maili açtı. Bu defa tek sayfalık bir ekran vardı karşısında ve
>şunlar
>yazıyordu;
>- " Beni gerçekten merak ediyorsan yarın ögleden sonra saat 2'de
>bilgisayarının başında ol ve msn' in açık olsun..."
>
>Fulya o geceyi biraz heyecanlı birazda huzursuz geçirdi... Gece
>boyunca hep bu konuyu düşündü. Kimdi, neyin nesiydi, neden her gün
>bu
>mailleri ona gönderiyordu...Bu soruların cevabını bulamamıştı.
>Ertesi gün saat 14.00'te ekranın başındaki yerini aldı ve msn' i de
>açtı.
>Bir süre sonra ilk mesajı almıştı.
>- " Merhaba çiçegim..." Fulya kalbinin deli gibi atmaya başladıgını
>hissetti...
>- " Merhaba...Kimsiniz ? "
>- " Sizi tesadüfen buldum. Bana gelen maillerden birinde sizin de
>adresiniz vardı. gizemlicicek.... çok dikkatimi çekmişti. O yüzden
>size her gece birbirinden güzel çiçekleri maillemeye başladım.
>- Peki ama " hiçbirisi senin gibi olamaz. Seni seviyorum " ne demek
>oluyor?
>- İkimiz de çiçekleri çok seviyoruz degil mi? O zaman birbirimizi de
>çok sevecegiz desem herhalde yanlış olmaz.
>Fulya ne diyecegini bilemiyordu.Uzunca bir süre cevap yazamadı.
>Sonra
>; - Bakalım zaman ne gösterecek. Bu arada kendini biraz tanıtırsan
>memnun olacagım.
>-Hiç gerek yok...Çünkü sen beni çok iyi tanıyorsun.
>Fulya iyice afallamıştı. Cevap yazmak için ekrana baktıgında karşı
>tarafın çıkmış oldugunu gördü. Bir süre bekledi ama geri dönüş
>olmadı.
>Herhalde elektrikleri kesildi ya da başka bir sorun çıktı " diye
>düşündü...
>
>O gece ve sonraki geceler meçhul kişiden hiç mail gelmedi. Her gün
>msn' i açıyordu ama orayada gelen giden yoktu. Fulya'nın içi içini
>yiyordu. Neler oluyordu? Hiç bir sorunun cevabını bulamamak git gide
>sinirlerini germeye başlamıştı. Aradan bir aydan fazla bir zaman
>geçmişti ve Fulya bu esrarengiz kişiyi unutmaya başlamıştı.
>Bir gün çalıştıgı iş yerine sivil polisler geldiler . Fulyayı
>arıyorlardı.
>" Benimle ne işleri olabilir " diye düşünürken odasına giren
>polislerden biri kollarına kelepçeyi takı vermişti. " Hey neler
>oluyor, ben ne yaptım ki " diye avaz avaz bagırmaya başlamıştı.
>Polisler bilgi vermiyordu.Sadece
>" Bizimle emniyete geleceksiniz " diyorlardı. Özellikle kollarına
>vurulan kelepçeler moralini çok bozmuştu.
>Neler olup bittigini çözmesi olanaksızdı.
>
>Emniyet Müdürlügüne gidene kadar polisler tek kelime bile
>etmemişlerdi.
>Kapısında " Dolandırıcılık Masası "
>yazan bir odaya girdiginde hepten şaşkına dönmüştü. Masadaki görevli
>polis
>:
>- " Buyrun Fulya hanım oturun " diyince ilk sandalyeye kendini
>atıverdi.
>- " Söyler misiniz neler oluyor ? Bu bir şakaysa çok agır bir şaka
>oldu.Derhal bu oyunu kesin ..."
>Daha lafını bitirmemişti ki kendisine oturmasını rica eden polisin
>sert bir ifadeyle " Hep böyledir.Yaparlar ama kabul etmezler..."
>sözleri başını döndürmeye yetmişti. Birden fenalaştı ve oldugu yere
>yıgılıp kaldı.Gözlerini açtıgında bir sedyede oldugunu
>farketmişti.Boş
>gözlerle etrafına bakıyordu.
>Biraz sonra kendisini iş yerinden alan polislerden biri yanına
>geldi.
>- İyi misiniz Fulya hanım? Kendinize geldiyseniz artık işimize
>bakalım.
>Güçlükle dogrulmuştu. Sonra polisinde destegiyle tekrar o odaya
>girdiler.
>Aynı sandalyeye oturmuştu.
>- Fulya hanım, dolandırıcılıkla suçlanıyorsunuz. Banka hesabınızda
>son
>15 gün içinde tam 28 işlem yapılmış. Bu süre zarfında yaklaşık 4
>trilyon lira hesabınıza yatmış ve oradan da başka bir hesaba havale
>edilmiş.
>-Olamaz...Benim böyle şeylerden haberim yok.Bankada 350 milyon liram
>var.Bunun dışında da neler olup bittigini bilemiyorum.
>-Fulya hanım,şimdi bize işbirligi içinde oldugunuz kişilerin
>adlarını
>
>vermenizi istiyoruz.
>-Siz neler diyorsunuz? Ne işbirliginden bahsediyorsunuz?.
>-Dolandırıcılık bayan... Genelde tek başına yapılmaz bu işler.
>Ayrıca
>
>bu kadar parayı ne yaptıgınızı da bize derhal açıklayın. Fulya
>hıçkıra
>
>hıçkıra aglamaya başlamıştı. Hiçbir şeye anlam veremiyordu. Artık
>ifade verebilecek durumda degildi.
>Sinir krizleri geçirmeye başlamıştı. Birden kendini parmaklıklı bir
>odada bulmuştu. Dışardan ölü bir ışıgın içeri süzüldügü rutubetli
>küçük bir odaydı. O geceyi sabaha kadar agla¤¤¤¤¤ geçirmişti.
>Sabahın ilk ışıkları küçük pencereden içeri süzüldügünde gün
>aglıyordu
>
>gözlerinde ve üşüyordu... Bir süre sonra kapı açıldı ve bir kadın
>polis kolundan tutup kendisini takip etmesini söyledi. 2-3 dakikalık
>bir yürüyüş sonrasında tekrar ilk geldigi odaya varmışlardı.
>Fulya'nın yüzü solmuştu ve tir tir titriyordu.Polisler ona sıcak bir
>fincan çay verdiler. Önce fincanın sıcaklıgıyla ellerini ısıttı
>sonrada yudum yudum içmeye başladı.
>-Başınız iyice dertte bayan...28 kişinin banka hesabından kendi
>hesabınıza havaleler yapmış ve ardındanda 4 trilyonu
>3 ayrı hesaba aktarmışsınız ve bu paralar ertesi gün ilgi
>hesaplardan
>çekilmiş.
>-Benim hiçbir bilgim yok, ben bir şey bilmiyorum diyebildi..Ardından
>sarsıla sarsıla aglamaya başladı.
>- Bugün savcılıga çıkaracagız sizi ve tutuklanacaksınız. İyisi mi
>bize
>
>yardımcı olun da şu işi çözelim.
>Fulya darmadagınık olmuştu.Hiçbir şeye anlam veremiyordu. Sonra "
>tutuklanacaksınız " sözünü hatırlayıp daha da büyük bir korkuya
>kapıldı. O andan itibaren hiç konuşmadı. Fulya'yı bir başka odaya
>aldılar.Yaklaşık 2 saat kadar orda tek başına kalmıştı. Bu süre
>zarfında neler olup bittigini asla anlayamadı. Sonra bir bayan polis
>geldi ve kendisini takip etmesini söyledi. Budefa bir arabaya
>binmişlerdi. 10-15 dakika sonrada savcının karşısına çıkarılmıştı.
>Savcı 55-60 yaşlarında babacan tavırlı biriydi.
>-Otur kızım deyişi Fulyanın içini birazcık da olsa rahatlatmıştı.
>- Anlat bakalım kızım. Nasıl başladın bu işe?
>- Benim bahsettiginiz işlerle hiç ilgim yok savcı bey dedi.
>-Banka hesabınız öyle demiyor ... Ne vardı banka hesabında. Neler
>olmuştu
>- Bakın ayın 13 ünde sarıgül notuyla 750 milyar, 17'sinde beyaz
>zambak
>
>notuyla 2 trilyon ve 19'unda da siyah lale notuyla kalanını havale
>etmişsiniz . SARI GÜL, BEYAZ ZAMBAK,SİYAH LALE... Allahım neler
>oluyor
>
>Birden irkildi. Bu olamazdı!!! Ona ilk gelen mesajda hep sarı güller
>vardı. Sonraki maillerde beyaz zambaklar, siyah laleler ekranı
>dolduruyordu. Ama bu nasıl olabilirdi? Savcıya dogru döndü ve
>kendisine gönderilen maillerden bahsetti. Savcı şaşkınlıkla onu
>dinliyordu.
>Maillerin bu işle ne alakası olabilirdi?
>Savcı ber bir yere telefon açıp birisinin odasına gelmesini istedi.
>Bir süre sonra odaya genç bir kız geldi ve *
>*-Fulya hanım siz bu hikayeyinizi baştan sona kadar hiçbir şeyi
>atlamadan bana tekrar anlatırmısınız ? dedi.
>-Tabi dedi aglamaklı sesiyle... Sonra olanı biteni anlatmaya
>başladı.
>
>Her gece gelen maillerden bahsetti.
>Sarı güllerden ,siyah lalelerden ... bahsetti. - Bunların dışında
>bir
>şey daha olmalı dedi kız. Fulya herşeyi en ince ayrıntısına kadar
>anlattıgını sanıyordu.
>- Peki. Siz hiç cevap yazdınız mı? - Evet bir kez yazdım. Kim
>oldugunu
>
>merak ettigimi sormuştum. O da bana bir sonraki gün msn degörüşelim
>demişti.
>-Yani siz onunla msn'de görüştünüz öyle mi?
>- Evet diye cevap verdi Fulya... Sonra kız savcının yanına gitti ve
>Fulya'
>nın duyamayacagı şekilde bir şeyler anlattı.
>Sonra da aceleci adımlarla odadan çıktı. Savcı yanına gelmişti. -
>Bak
>kızım.Eger anlattıkların dogruysa senin için bir ümit dogabilir.
>Yoksa
>
>gençligine yazık olacak...
>Fulya hüngür hüngür aglamaya başladı. Savcı başını okşadı ve ;
>- Koyverme kendini hemen. Dur bakalım bir şeyler bulabilecek
>miyiz...
>
>Sonra Fulyayı bir başka odaya aldılar.
>Aradan ne kadar zaman geçmişti.Dışarda neler olup bitiyordu. Daha ne
>kadar burada kalacaktı?
>Kapı açıldı ve savcı beyle diger genç kız içeriye girdiler.
>Yüzlerindeki ifade Fulya'yı biraz olsun rahatlatmıştı. Gözü
>aglamaktan
>
>kan çanagına dönmüştü. - Hadi bakalım kızım evine gidiyorsun.
>Fulya ne diyecegini şaşırmıştı. Yine aglamaya başladı.Diger kız
>yanına
>
>yaklaştı.
>-Benim adım Ayşe. Bilgisayar uzmanıyım.İfadeniz üzerine Yaptıgımız
>araştırma sonucu asıl dolandırıcıları tesbit ettik. - Peki ama bunun
>benimle ne ilgisi var?. Benim banka hesaplarımın bu işle ne alakası
>var ?
>Ayşe gülmeye başlamıştı.
>- Bakın Fulya hanım sizi msn'de konuşmaya çagırmasının tek nedeni
>vardı. O da bilgisayarınızn IP numarasını ögrenmek...
>Sonrası onlar için çok kolay oldu. Bilgisayarınıza girdiler ve
>sizinle
>
>ilgili tüm bilgileri ele geçirdiler. Sonra da başka hesaplardan
>sizin
>hesabınıza para aktardılar ve ardından da sahte isimlerle açtıkları
>kendi hesaplarına aktarıp buradan paraları çektiler. Fulya öylesine
>şaşkın öylesine çaresizdiki... - Hadi şimdi evinize gidin ve iyice
>dinlenin. Yarın sabah saglıklı bir şekilde yeniden ifadenizi
>alacagız.
>
>Ayşenin de yardımıyla dışarı çıktılar. Güneş ışınları gözünü kör
>ettmişti sanki...Hemen bir taksi çevirip evine gitti.
>Alelacele kendini banyoya attı. Sonra bir fincan kahve hazırladı
>kendisine.Biraz rahatlamıştı. Sonra yatagına uzanıp derin bir uykuya
>daldı. Gece boyunca rüyalarında hep çiçekler gördü.
>Çiçekler ona saldırıyor, her tarafını yara bere içinde
>bırakıyorlardı.
>
>Uyandıgında ter içinde kalmıştı. Hemen kalktı ve ilk iş olarak
>bilgisayarın elektrik baglantısını kopardı.
>
>Perdeyi açıp dışarı baktıgında ise hala Gün aglıyordu gözlerinde.
>Üşüyordu
chatlak
chatlak
Genel Yetkili
Genel Yetkili

Kadın
Mesaj Sayısı : 1083
Nerden : Kocaeli/Gebze
Lakap : sweeti
Ruh Hali : uzun ama gerçekten çok etkileyici Uykulu10
Rep : 70
Kayıt tarihi : 05/10/08

https://f3do.yoo7.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz