Üzüntüyü Birak Yaşamaya Bak / Dale CARNEGİE
F3do :: Eğitim :: Kitap Özetleri
1 sayfadaki 1 sayfası
Üzüntüyü Birak Yaşamaya Bak / Dale CARNEGİE
Yazarı: Dale CARNEGİE
Yayınevi: Deniz Kitaplar Yayınevi
I.BÖLÜM: ‘Sorun Sızdırmayan Bölmelerde Yaşayın’ Başlığının kullanıldığı bölüm:
Burada 1871’yılının baharında Montreal Hastanesi’nde stajyer tıp
öğrencisi olan ve geleceğini, bir de nasıl para kazanacağını düşünüp
üzülen ve daha sonra 11 kelimelik bir sözcüğü okuduktan sonra üzülmeyi
bırakıp kendi adına belirlediği amaç doğrultusunda yapması gerekenlere
çalışan William Osler’in hayatı ve ünlü bir doktor oluşunu anlatır.
Osler daha genç ve yalnız bir öğrenci iken nasıl hayatta yaşayacağını
ve zengin olacağını düşünerek çok üzülür ve hayatını kaosa sokar. Bu
arada 11 kelimelik şu cümleyi bir kitapta okuyunca onun hayatı değişir.
Devrinin en iyi doktoru olur. Ve öldükten sonra hayatı iki ciltlik bir
eserde yayınlanır. Bu sihirli söz: Osler bu sözün etkisinde kalarak
geçmiş hatalarını ve kötü olayları unutup geleceğe bakmıştır. Ayrıca
gelecekle ilgili tüm korku ve endişelerini bırakmıştır. Böylece kendi
deyimiyle ‘Sorun sızdırmayan bölmeler’ oluşturmuştur. Ve kendi anını,
hayatın bulunduğu anı yaşamaya ve elindeki imkanları değerlendirmeye
çalışmıştır. Bu teknikle Osler genç bir asistanken, Oxford Üniversitesi
Tıp Profesörü olmuş, Britanya Kralı ona şövalye unvanı vermiştir. Bu
konuda Said Nursi hazretleri: ‘Sabrınızı geçmiş ve geleceğe dağıtmayın’
demektedir. Şeytan insana gelecekte yapacağı işleri çok göstererek
sanki onların hepsini o anda yapacakmış gibi bir ruh sıkıntısı
vermektedir. Bundan dolayı geçmiş ve gelecek, insan olarak bizi
ilgilendirir. Fakat daha gelecek gelmemiş; geçmiş ise bitmiştir. Bizim
için önemli olan şimdiki andır. Onu değerlendirirsek, başarıya ulaşırız.
II.BÖLÜM
Herhangi bir kötü olay karşısında insanın üzüntüsünü nasıl yenmesi
gerektiği Amerikalı ünlü işadamı ve aynı zamanda Cornegie’nin
öğrencileri olan bu kişilerin hayatlarından örnekler verilerek
anlatılır. Herhangi bir üzüntüden kurtulmanın sihirli yöntemini bu
sefer işadamı Willies Corrier’in hayatından anlatacaktır. Bu kişi hava
soğutma sisteminin mucidi ve şu andaki Corrier Klimaları’nı üreten
şirketin sahibidir. Corrier bir şirkette çalışmaktadır. Burada
kendisinden gaz temizleme sistemi kurmasını isterler ve bunun maliyeti
şirketin neredeyse yarı fiyatıdır. Ama başarılı olursa karlı bir iştir.
Carrier bu sistemi uygulamaya başladı. Fakat başarısız oldu. Hem şirket
çok büyük kayba uğradı. Hem de kendi kariyeri sıfırlandı. O, buna çok
üzülmüş bir şekilde, yerinden kımıldayamıyordu. Bu ortamdayken
üzüntüyle hiçbir yere varamayacağını anlayarak üç basamaktan ibaret
olan şu yöntemi uyguladı. 3-Sonra sakince zararı azaltmanın yollarını
aramak. Bu yöntemle işe eğilen Carrier 20.000 Dolar zarar yerine 15.000
dolar kar elde etti.
III.BÖLÜM Üzüntü size ne getirir?
Yazar, ‘İşadamları ve yöneticiler işlerinden ve kişilerden dolayı çok
üzülmekte ve bunun etkisiyle genç yaşta ölmektedirler’ diye yorum
yapmaktadır. Mayo Clinic’den doktor Alvarez, ülser ağrılarının sinirsel
gerilimin şiddetine göre arttığını ve azaldığını söylemektedir. Platon,
doktorların en büyük hatasının hastaları ile ruhsal ve fiziksel olarak
ilgilenmeleri olduğunu söyler. Platon’a göre ruh ve beden bir bütündür.
Montaigne, Bordeaux’ya belediye başkanı seçildiğinde ‘sorunlarınızı
ciğerlerimle değil ellerimle çözeceğim’ demişti. Cornell Üniversitesi
Tıp doktorlarından Russel Lecid eklem hastalıklarının sebebini şöyle
açıklıyordu:
1-Ailede geçimsizlik
2-Para sıkıntısının getirdiği üzüntü
3-Yanlızlık ve sıkıntı
4-öfke.
Çin Derebeyleri tutsak aldıkları düşman askerlerinin ellerini ve
ayaklarını bağlayarak bir su fıçısının altına koyarlar, oradan bir
delik açarak, tutsağın başına küçük su damlacıkları bırakırlar ve
tutsağı çıldırtana kadar bunlar devam ederlermiş. Doktor A. Carrel ise:
‘Modern şehirlerin kargaşası içinde kendini rahatlatabilen insan sinir
hastalıklarına karşı aşılanmış sayılır’ diyor. Carnegie üzüntü, stres
ve iç sıkıntısının verdiği maddi ve manevi tesirin önlenmesi için
yukarıdaki örnekler gibi yaşanmış olaylardan örnekler vererek insanın
kendini üzüntü kurbanı yapmaması gerektiğini söyler. Yazar, yaşam ve
olaylar karşısında insanoğlunun üzülüp, bunalıma girmesi gibi kötü
sonuçların önlenmesi için örnekleri Amerika’da yaşayan ve Hristiyan
olup inancı yarım olan insanlar üzerinde durmaktadır. Halbuki Müslüman
olan bir insan Allah’a inanmış, tam tevekkül etmiş ve kainattaki tüm
olayların Allah’ın kudretinde olduğuna inanmaktadır. Bir sineği O
(c.c.)’nun yarattığı gibi, koca bir Güneş’i de O (c.c.) yaratmıştır.
Dolayısıyla herşeyde Allah’ın ve kaderin payı vardır.
IV.BÖLÜM
Üzüntü veren sorunları nasıl çözebiliriz? 1-Olayı ve özelliğini
kavramak 3-Bir karara varıp ona göre hareket etmek. Yazar bu kurallarla
üzüntüye ve strese girmiş bir insanın, ondan kurtulmak için önce olayı
incelemesi ve daha sonra çözüm kurallarını gerçekleştirmesi gerektiğini
söyler. Örneklerle ve yaşanmış olaylarla buna örnek gösterir. Andre
Maurois: ‘Kişisel isteklerimize uyan herşey gerçek gibi görünür;
uymayan ise bizi öfkelendirir’ demektedir.
V.BÖLÜM İşinizle ilgili sorunların verdiği üzüntünün yarısını yok etmenin yolu
1-Sorunu inceleyin. Colombia Üniversite dekanı Hawkes’in şu sözünü
hatırlatarak, ‘Üzüntünün yarısı, sorunu yeterince anlamadan çözmeye
çalışmaktan kaynaklanır’ demektedir.
2-Elde ettiğiniz bilgileri yeterince inceledikten sonra karar verin.
3- Kararınızı verince hemen harekete geçin. Olası sonuçları düşünüp kuşkuya kapılmayın.
4-Eğer uygulamada herhangi bir kuşku oluşursa şu soruları cevaplayın:
a-Sorun nedir?
b-Sorunun nedenleri nelerdir?
c-Olası çözüm yolları nelerdir?
d-Sizin öğrendiğiniz en iyi çözüm yolu nedir?
VI.BÖLÜM Üzüntüyü
kafanızdan çıkarmanın yolları Üzüntüye zaman kalmıyor. II.Dünya
savaşının en kızgın zamanında Churchill günde 18 saat çalışırken
üzerine aldığı sorumluluktan dolayı üzülüp, üzülmediği sorulunca ‘fazla
meşgulüm, üzülmeye zamanım kalmıyor’ cevabını vermişti. Doktor Cabott
‘Üzüntünün en iyi ilacı çalışmaktır’ diyor. Öyleyse üzüntüyü yenmenin
birinci kuralı ‘Boş kalmayın acı sizi yutmadan eyleme başlayın’ Carnegie, ‘Sizin üzülmenize sebep olan olayı inceleyerek bir kağıt, kalem alın ve şu soruların cevaplarını yazın’ der:
VII.BÖLÜM
Kuruntuya kapılmayın. En korkunç felaketlere göğüs gereriz fakat
parmağımızın ağrıması gibi küçük şeylere yeniliriz. Harry Vane’nin
başının kesilmesi sırasında giyotinin bulunduğu platforma çıkınca
cellattan bıçağı, ensesindeki çıbana dokundurmamasını istemişti.
Dolayısıyla küçük sorunların yaşamımızı zehir etmesine izin
vermemeliyiz. Unutmamak gerekir ki yaşam küçük şeylerle uğraşmaya
değmeyecek kadar kısadır.
VIII. BÖLÜM Üzüntülerinizin önemli bir bölümünü yok edecek bir yasa:
IX.BÖLÜM
Kaçınılmaz olan şeylerle işbirliği yapın. Hepimiz yıllarca hoş olmayan
birçok durumla karşılaşırız. Bunlar başka türlü olamaz. Önümüzde iki
seçenek var: Ya onları zorunlu diye kabul edip alışacağız ya da isyan
edip yaşamımızı zehir edeceğiz. William James: ‘Öyle olmasını
kabullenin, olayları kabullenmek, hoş olmayan sonuçları önlemeye doğru
atılan ilk adımdır’. CARNEGİE bu bölümde yaşamış birçok örnek vererek
ve Batıllı filozoflardan okuduğu kitaplardan öğrendiği hayatla ilgili
fikirleri yazmıştır. Müslümanlıkta Kader İnancı’nın bir nevi
açıklamasını yapmaktadır. Tevekkül eden, olaylar karşısında Allah’a
sığınan insan mutlu olur. Hem de iki saadeti birden elde eder. Hem
dünya, hem ahiret saadetini. Böylece diğer kural; ‘Üzüntü sizi yenmeden
siz onu yenmek isterseniz zorunlu şeylerle işbirliği yapın’
X.BÖLÜM
Kaygılarınıza ‘Dur’ demeyi bilin. Bir olayın gerçek değerini saptayıp,
ona göre davranmak, zihni rahatlığa kavuşturan en önemli etkenlerden
biridir. Bunun için, ‘Üzülmeye neden olan şeyin gerçek değeri nedir? Ve
bu olaya ne zamana kadar üzülmeliyim?’ Bu soruları cevaplayarak
üzüntünün insanın hayatını mahvetmesine izin vermemek gerekir.
XI. BÖLÜM
‘Talaş biçmeye çalışmayın’. Geçmişte meydana gelen olaylar, bitmiştir.
Bugün artık onların tesirinde kalmanın hiç bir olumlu tesiri
olmayacaktır. Yani ‘Talaş biçilmez’. Çünkü daha önce biçilmiştir.
Geçmiş de öyledir. Olmuş bitmiş şeylere üzülmeye başlamak talaş biçmeye
uğraşmak gibidir. Onun için insanların gözyaşlarını boş yere dökmesinin
gereği yoktur. Tabii ki hepimizin yanlışı, kabahati olmuştur. Olsun!
Kim yanlışlık yapmamış ki Napoleon bile önemli savaşlarının üçde birini
kaybetmiştir. Belki bizim yanlışlarımız Onunkinden daha kötü değildir.
XII.BÖLÜM
İnsanın huzur ve mutluluk getirecek ruhsal ve zihinsel yapıya ulaşması
gerekir. Bunun için de insan kendini devamlı mutlu kılmalıdır. Yoksa
hem yaptığı işte, hem de insanlarla arasındaki ilişkilerde başarısız
olur.
XIII.BÖLÜM ‘Kin tutmanın büyük bedeli’
Shakespeare: ‘Düşmanınız için öyle çok kızdırmayın ocağı. Çünkü o ocak
sizi yakacaktır’ demektedir. Yani kin tutan ve nefret eden insana
bunların çok zararı vardır. Bunun için. ‘Düşmanlarımıza kin
beslemeyelim. Aksi halde onlar verdiğimiz zarardan fazlasını kendimize
veririz. ‘Sevmediğiniz insanları düşünmeye bir dakika bile harcamayın’.
Olaylar karşısında sakin, dikkatli ve hoşgörülü olmak
gerekir. Sinirlenildiği zaman telaşlanma olayını bir kez ayrıntıları
ile düşünelim. Niçin üzülüyorsun? Üzüntüyü yenecek diğer kural
‘Kayıtlara bakalım, sonra soralım kendimize’ olasılıklar yasasına göre
beni üzen olasılığın gerçekleşme olasılığı nedir. Epiktetos dokuz
yüzyıl önce ‘Mutluluğun tek bir yolu vardır. O da irademizin gücünden
üstün olan şeylere üzülmekten vazgeçmektir’ demiştir.
Yayınevi: Deniz Kitaplar Yayınevi
I.BÖLÜM: ‘Sorun Sızdırmayan Bölmelerde Yaşayın’ Başlığının kullanıldığı bölüm:
Burada 1871’yılının baharında Montreal Hastanesi’nde stajyer tıp
öğrencisi olan ve geleceğini, bir de nasıl para kazanacağını düşünüp
üzülen ve daha sonra 11 kelimelik bir sözcüğü okuduktan sonra üzülmeyi
bırakıp kendi adına belirlediği amaç doğrultusunda yapması gerekenlere
çalışan William Osler’in hayatı ve ünlü bir doktor oluşunu anlatır.
Osler daha genç ve yalnız bir öğrenci iken nasıl hayatta yaşayacağını
ve zengin olacağını düşünerek çok üzülür ve hayatını kaosa sokar. Bu
arada 11 kelimelik şu cümleyi bir kitapta okuyunca onun hayatı değişir.
Devrinin en iyi doktoru olur. Ve öldükten sonra hayatı iki ciltlik bir
eserde yayınlanır. Bu sihirli söz: Osler bu sözün etkisinde kalarak
geçmiş hatalarını ve kötü olayları unutup geleceğe bakmıştır. Ayrıca
gelecekle ilgili tüm korku ve endişelerini bırakmıştır. Böylece kendi
deyimiyle ‘Sorun sızdırmayan bölmeler’ oluşturmuştur. Ve kendi anını,
hayatın bulunduğu anı yaşamaya ve elindeki imkanları değerlendirmeye
çalışmıştır. Bu teknikle Osler genç bir asistanken, Oxford Üniversitesi
Tıp Profesörü olmuş, Britanya Kralı ona şövalye unvanı vermiştir. Bu
konuda Said Nursi hazretleri: ‘Sabrınızı geçmiş ve geleceğe dağıtmayın’
demektedir. Şeytan insana gelecekte yapacağı işleri çok göstererek
sanki onların hepsini o anda yapacakmış gibi bir ruh sıkıntısı
vermektedir. Bundan dolayı geçmiş ve gelecek, insan olarak bizi
ilgilendirir. Fakat daha gelecek gelmemiş; geçmiş ise bitmiştir. Bizim
için önemli olan şimdiki andır. Onu değerlendirirsek, başarıya ulaşırız.
II.BÖLÜM
Herhangi bir kötü olay karşısında insanın üzüntüsünü nasıl yenmesi
gerektiği Amerikalı ünlü işadamı ve aynı zamanda Cornegie’nin
öğrencileri olan bu kişilerin hayatlarından örnekler verilerek
anlatılır. Herhangi bir üzüntüden kurtulmanın sihirli yöntemini bu
sefer işadamı Willies Corrier’in hayatından anlatacaktır. Bu kişi hava
soğutma sisteminin mucidi ve şu andaki Corrier Klimaları’nı üreten
şirketin sahibidir. Corrier bir şirkette çalışmaktadır. Burada
kendisinden gaz temizleme sistemi kurmasını isterler ve bunun maliyeti
şirketin neredeyse yarı fiyatıdır. Ama başarılı olursa karlı bir iştir.
Carrier bu sistemi uygulamaya başladı. Fakat başarısız oldu. Hem şirket
çok büyük kayba uğradı. Hem de kendi kariyeri sıfırlandı. O, buna çok
üzülmüş bir şekilde, yerinden kımıldayamıyordu. Bu ortamdayken
üzüntüyle hiçbir yere varamayacağını anlayarak üç basamaktan ibaret
olan şu yöntemi uyguladı. 3-Sonra sakince zararı azaltmanın yollarını
aramak. Bu yöntemle işe eğilen Carrier 20.000 Dolar zarar yerine 15.000
dolar kar elde etti.
III.BÖLÜM Üzüntü size ne getirir?
Yazar, ‘İşadamları ve yöneticiler işlerinden ve kişilerden dolayı çok
üzülmekte ve bunun etkisiyle genç yaşta ölmektedirler’ diye yorum
yapmaktadır. Mayo Clinic’den doktor Alvarez, ülser ağrılarının sinirsel
gerilimin şiddetine göre arttığını ve azaldığını söylemektedir. Platon,
doktorların en büyük hatasının hastaları ile ruhsal ve fiziksel olarak
ilgilenmeleri olduğunu söyler. Platon’a göre ruh ve beden bir bütündür.
Montaigne, Bordeaux’ya belediye başkanı seçildiğinde ‘sorunlarınızı
ciğerlerimle değil ellerimle çözeceğim’ demişti. Cornell Üniversitesi
Tıp doktorlarından Russel Lecid eklem hastalıklarının sebebini şöyle
açıklıyordu:
1-Ailede geçimsizlik
2-Para sıkıntısının getirdiği üzüntü
3-Yanlızlık ve sıkıntı
4-öfke.
Çin Derebeyleri tutsak aldıkları düşman askerlerinin ellerini ve
ayaklarını bağlayarak bir su fıçısının altına koyarlar, oradan bir
delik açarak, tutsağın başına küçük su damlacıkları bırakırlar ve
tutsağı çıldırtana kadar bunlar devam ederlermiş. Doktor A. Carrel ise:
‘Modern şehirlerin kargaşası içinde kendini rahatlatabilen insan sinir
hastalıklarına karşı aşılanmış sayılır’ diyor. Carnegie üzüntü, stres
ve iç sıkıntısının verdiği maddi ve manevi tesirin önlenmesi için
yukarıdaki örnekler gibi yaşanmış olaylardan örnekler vererek insanın
kendini üzüntü kurbanı yapmaması gerektiğini söyler. Yazar, yaşam ve
olaylar karşısında insanoğlunun üzülüp, bunalıma girmesi gibi kötü
sonuçların önlenmesi için örnekleri Amerika’da yaşayan ve Hristiyan
olup inancı yarım olan insanlar üzerinde durmaktadır. Halbuki Müslüman
olan bir insan Allah’a inanmış, tam tevekkül etmiş ve kainattaki tüm
olayların Allah’ın kudretinde olduğuna inanmaktadır. Bir sineği O
(c.c.)’nun yarattığı gibi, koca bir Güneş’i de O (c.c.) yaratmıştır.
Dolayısıyla herşeyde Allah’ın ve kaderin payı vardır.
IV.BÖLÜM
Üzüntü veren sorunları nasıl çözebiliriz? 1-Olayı ve özelliğini
kavramak 3-Bir karara varıp ona göre hareket etmek. Yazar bu kurallarla
üzüntüye ve strese girmiş bir insanın, ondan kurtulmak için önce olayı
incelemesi ve daha sonra çözüm kurallarını gerçekleştirmesi gerektiğini
söyler. Örneklerle ve yaşanmış olaylarla buna örnek gösterir. Andre
Maurois: ‘Kişisel isteklerimize uyan herşey gerçek gibi görünür;
uymayan ise bizi öfkelendirir’ demektedir.
V.BÖLÜM İşinizle ilgili sorunların verdiği üzüntünün yarısını yok etmenin yolu
1-Sorunu inceleyin. Colombia Üniversite dekanı Hawkes’in şu sözünü
hatırlatarak, ‘Üzüntünün yarısı, sorunu yeterince anlamadan çözmeye
çalışmaktan kaynaklanır’ demektedir.
2-Elde ettiğiniz bilgileri yeterince inceledikten sonra karar verin.
3- Kararınızı verince hemen harekete geçin. Olası sonuçları düşünüp kuşkuya kapılmayın.
4-Eğer uygulamada herhangi bir kuşku oluşursa şu soruları cevaplayın:
a-Sorun nedir?
b-Sorunun nedenleri nelerdir?
c-Olası çözüm yolları nelerdir?
d-Sizin öğrendiğiniz en iyi çözüm yolu nedir?
VI.BÖLÜM Üzüntüyü
kafanızdan çıkarmanın yolları Üzüntüye zaman kalmıyor. II.Dünya
savaşının en kızgın zamanında Churchill günde 18 saat çalışırken
üzerine aldığı sorumluluktan dolayı üzülüp, üzülmediği sorulunca ‘fazla
meşgulüm, üzülmeye zamanım kalmıyor’ cevabını vermişti. Doktor Cabott
‘Üzüntünün en iyi ilacı çalışmaktır’ diyor. Öyleyse üzüntüyü yenmenin
birinci kuralı ‘Boş kalmayın acı sizi yutmadan eyleme başlayın’ Carnegie, ‘Sizin üzülmenize sebep olan olayı inceleyerek bir kağıt, kalem alın ve şu soruların cevaplarını yazın’ der:
VII.BÖLÜM
Kuruntuya kapılmayın. En korkunç felaketlere göğüs gereriz fakat
parmağımızın ağrıması gibi küçük şeylere yeniliriz. Harry Vane’nin
başının kesilmesi sırasında giyotinin bulunduğu platforma çıkınca
cellattan bıçağı, ensesindeki çıbana dokundurmamasını istemişti.
Dolayısıyla küçük sorunların yaşamımızı zehir etmesine izin
vermemeliyiz. Unutmamak gerekir ki yaşam küçük şeylerle uğraşmaya
değmeyecek kadar kısadır.
VIII. BÖLÜM Üzüntülerinizin önemli bir bölümünü yok edecek bir yasa:
IX.BÖLÜM
Kaçınılmaz olan şeylerle işbirliği yapın. Hepimiz yıllarca hoş olmayan
birçok durumla karşılaşırız. Bunlar başka türlü olamaz. Önümüzde iki
seçenek var: Ya onları zorunlu diye kabul edip alışacağız ya da isyan
edip yaşamımızı zehir edeceğiz. William James: ‘Öyle olmasını
kabullenin, olayları kabullenmek, hoş olmayan sonuçları önlemeye doğru
atılan ilk adımdır’. CARNEGİE bu bölümde yaşamış birçok örnek vererek
ve Batıllı filozoflardan okuduğu kitaplardan öğrendiği hayatla ilgili
fikirleri yazmıştır. Müslümanlıkta Kader İnancı’nın bir nevi
açıklamasını yapmaktadır. Tevekkül eden, olaylar karşısında Allah’a
sığınan insan mutlu olur. Hem de iki saadeti birden elde eder. Hem
dünya, hem ahiret saadetini. Böylece diğer kural; ‘Üzüntü sizi yenmeden
siz onu yenmek isterseniz zorunlu şeylerle işbirliği yapın’
X.BÖLÜM
Kaygılarınıza ‘Dur’ demeyi bilin. Bir olayın gerçek değerini saptayıp,
ona göre davranmak, zihni rahatlığa kavuşturan en önemli etkenlerden
biridir. Bunun için, ‘Üzülmeye neden olan şeyin gerçek değeri nedir? Ve
bu olaya ne zamana kadar üzülmeliyim?’ Bu soruları cevaplayarak
üzüntünün insanın hayatını mahvetmesine izin vermemek gerekir.
XI. BÖLÜM
‘Talaş biçmeye çalışmayın’. Geçmişte meydana gelen olaylar, bitmiştir.
Bugün artık onların tesirinde kalmanın hiç bir olumlu tesiri
olmayacaktır. Yani ‘Talaş biçilmez’. Çünkü daha önce biçilmiştir.
Geçmiş de öyledir. Olmuş bitmiş şeylere üzülmeye başlamak talaş biçmeye
uğraşmak gibidir. Onun için insanların gözyaşlarını boş yere dökmesinin
gereği yoktur. Tabii ki hepimizin yanlışı, kabahati olmuştur. Olsun!
Kim yanlışlık yapmamış ki Napoleon bile önemli savaşlarının üçde birini
kaybetmiştir. Belki bizim yanlışlarımız Onunkinden daha kötü değildir.
XII.BÖLÜM
İnsanın huzur ve mutluluk getirecek ruhsal ve zihinsel yapıya ulaşması
gerekir. Bunun için de insan kendini devamlı mutlu kılmalıdır. Yoksa
hem yaptığı işte, hem de insanlarla arasındaki ilişkilerde başarısız
olur.
XIII.BÖLÜM ‘Kin tutmanın büyük bedeli’
Shakespeare: ‘Düşmanınız için öyle çok kızdırmayın ocağı. Çünkü o ocak
sizi yakacaktır’ demektedir. Yani kin tutan ve nefret eden insana
bunların çok zararı vardır. Bunun için. ‘Düşmanlarımıza kin
beslemeyelim. Aksi halde onlar verdiğimiz zarardan fazlasını kendimize
veririz. ‘Sevmediğiniz insanları düşünmeye bir dakika bile harcamayın’.
Olaylar karşısında sakin, dikkatli ve hoşgörülü olmak
gerekir. Sinirlenildiği zaman telaşlanma olayını bir kez ayrıntıları
ile düşünelim. Niçin üzülüyorsun? Üzüntüyü yenecek diğer kural
‘Kayıtlara bakalım, sonra soralım kendimize’ olasılıklar yasasına göre
beni üzen olasılığın gerçekleşme olasılığı nedir. Epiktetos dokuz
yüzyıl önce ‘Mutluluğun tek bir yolu vardır. O da irademizin gücünden
üstün olan şeylere üzülmekten vazgeçmektir’ demiştir.
F3do :: Eğitim :: Kitap Özetleri
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz