BURNOUT PARADISE / PS3 İNCELEME
1 sayfadaki 1 sayfası
BURNOUT PARADISE / PS3 İNCELEME
Tür:
Yarış
Dağıtıcı:
Electronic Arts
Yapımcı:
Criterion Games
Türkiye Dağıtıcısı:
Yok
Minimum Sistem:
PS3, Xbox 360
Önerilen Sistem:
PS3, Xbox 360
Haberlerden sık aralıklarla, �Uzmanlar bugün saat 11.00 ve 16.00 arasında kesinlikle dışarı çıkılmamasını öneriyorlar. Özellikle, çocukları ve yaşlıları uyaran uzmanlar, dışarıda olmak zorunda olanlara açık renk kıyafetler giymelerini tavsiye ediyorlar. Uzmanlaaar!� uyarılarının yapıldığı, sıcak bir yaz günüydü. Herkesi farklı konularda sürekli olarak uyaran bu uzmanların aynı kişiler olduklarını düşünüyordum; bütün dünyanın, tüm konular için danıştığı tek bir uzman grubu olmalıydı. Her neyse... Ben de bu �kadim uzman ırkı�nın uyarılarını dikkate aldım ve güneşin bağrında denize girmekten vazgeçip evde oturmaya karar verdim. Akabinde, bir önceki gün posta kutuma bırakılan Resmi PlayStation 2 Dergisi geldi bir anda aklıma. Hayır; o yıllarda Türkiye�de, Resmi PlayStation 2 Dergisi -TR henüz çıkmıyordu. Hangi yıldan mı bahsediyorum? Eee, 2001...
İngiltere�den gelen Resmi PlayStation 2 Dergisi, oynanabilir demo DVD�si ile geliyordu. Bu, o yıllarda, Türkiye�deki konsol kullanıcılarının rüyalarında bile göremeyecekleri bir şeydi. Sevdiğiniz konsolun dergisi çıkıyor ve yanında, size biricik konsolunuza çıkacak oyunları deneme şansı veren bir DVD hediye ediyordu. Ben de bir PS2 manyağı olarak her ay İngiltere�den dergi getirtiyordum işte. O gün, uzmanların sözünü dinlemiş olmamın bana pahalıya patlayacağını nereden bilebilirdim ki? Neden mi? DVD�nin içinde �Burnout� denen oyunun oynanabilir demosu vardı ve ben tam altı saatimi, o demonun başında geçirdim şuursuzca. Ağustos 2001�den, oyunun çıktığı tarih olan Kasım 2001�e kadar gün başına tam altı saat... Need for Speed�i unutmuştum, Gran Turismo�yu ise bir kenara fırlatmıştım. Artık �yarış oyunları� denildiği zaman aklımda oluşan resim çok farklıydı. Araçlar oyunlarda, yüksek hızlara her zaman çıkabiliyordu ama bu kez farklıydı. Araçlar oyunlarda her zaman kaza yapabiliyordu ama bu kez farklıydı. Araçlar oyunlarda, her zaman rampalardan zıplayabiliyordu ama bu kez farklıydı. Bu farkların toplamı ise tek bir oyuna işaret ediyordu: İnanılmaz kaza modellemeleri, karakter sahibi grafikleri ve hız duygusunu en doygun şekilde yaşatan oynanış sistemi ile Burnout�a...
Aradan geçen yedi sene içinde Burnout markası, her yeni çıkan oyunla bir basamak daha yükseldi. Kontrollerinden tutun, grafiklerine kadar her parçası ince ince geliştirilen Burnout�un değişmeyen tek bir yanı vardı: Bağımlılık yapan oynanış sistemi. Burnout�u, Burnout yapan bu sistemden asla kopmayan seri, Burnout isminin yanına Paradise�ı ekleyerek ilk kez PlayStation 3�te boy gösteriyor. İncelemenin heyecanını kaçırmak gibi bir niyetim yok ama yine de kendimi tutamayacağım: Burnout Paradise, tek kelimeyle muhteşem olmuş. Criterion�ın ortaya çıkardığı bu oyun, yapımcıların PlayStation 3�ün teknik özelliklerine adapte olmaya başladıklarını da gösteriyor. Oh be! İçimi döktüm, rahatladım. Şimdi detaylara geçebiliriz.
Zincirlerinizi kırın!> Burnout Paradise, bir yarış oyununda olması gereken tüm özelliklere sahip; ayrıca, gerekli tüm öğeleri barındırırken oyunu kategorilere bölmüyor. Bunun yerine sizi serbest bir alana bırakarak oyunda neler yapmanız gerektiğini, başka bir deyişle �event�leri sizin bulmanızı sağlıyor. Bu size müthiş bir özgürlük hissi yaşattığı gibi tam 30 kilometrekarelik Paradise Şehri�ni karış karış keşfetmenin zevkini de tattırıyor. Paradise Şehri, banliyölerden tutun, yüksek tepelere, uzun sahillere kadar karış karış gezebileceğiniz devasa bir oyun alanı. İster rampalardan atlayın, ister reklam panolarının içlerinden geçin, ister çatılardan uçun; Paradise Şehri�nde her şeyi yapabilirsiniz. Kesinlikle bir sınırlama yok. Mesela, önceki Burnout oyunlarında bulunan yolu sınırlayan, parlak yön levhalarının yerlerinde yeller esiyor. Haritada hiçbir şey kilitli değil, şehrin her karesini gezebilirsiniz. Oyunun tüm oynanışı �özgürlük� üzerine temellenmiş.
Şehirde gezerken, ekranın sağ alt kısmında yer alan mini haritadan gerçek zamanlı olarak event�leri takip edebiliyorsunuz. Bu event�lerden herhangi birine katılmak istediğiniz zaman ise R2 (gaz) ve L2 (fren) tuşlarına aynı anda basmanız yeterli oluyor. Diyelim ki bu iki tuşa bastınız ancak, son anda o event�e katılmaktan vazgeçtiniz; çözüm kolay: Aracınızı yol kenarına çekip birkaç saniye bekleyin; katıldığınız event, siz olmadan devam edecektir.
Criterion�un yarattığı bu oyun sistemi, daha önce Need for Speed oyunlarında gördüğümüz �şehir içinde geçen yarış� sistemine hiç benzemiyor. Zira Burnout Paradise�ın oynanış sistemi, GTA�nın ucu açık olan oyun yapısına çok daha yakın durmakta.
Oyuna ilk başladığınız zaman ne yapacağınızı kestirmek biraz zaman alabiliyor. İlk etapta hemen gözünüze kestirebileceğiniz event�ler mevcut ancak Burnout Paradise�ın tadına gerçekten varabilmek ve iyi bir şoför olabilmek için şehirde biraz zaman geçirmeniz ve epeyce bir yol almanız gerekiyor. Bunu yapmak için yolları iyice öğrenmeli ve neyi, nerede bulacağınızı reflekslerinize işlemelisiniz.
Burnout Paradise�ta şehirden kesinlikle kopmuyorsunuz. Oyunu bölen tek şey, katıldığınız bir event�ten önce ekrana gelen ve o event�te ne yapmanız gerektiğini kısaca anlatan bir harita. Criterion, bunun kesinlikle yükleme ekranını perdelemek için yapılmadığını, sadece bir sunum tercihi olduğunu belirtiyor. Kısacası, Burnout Paradise�ta ne takip edilecek bir kırmızı ok, ne görünmez duvarlar, ne de sizi sınırlandıran başka bir öğe var; devasa bir alanda istediğiniz gibi yarışabilirsiniz. İster tek tabanca takılırsınız, ister akrobatik hareketler denersiniz; seçim sizin.
Şehirde kaybolmak...> Oyun, sabit olarak �60� gibi yüksek bir fps ile çalışıyor. Yani oyunda çuvallarsanız teknik nedenlere hiç suç atmayın. İlk başlarda çuvallamanıza neden olabilecek tek şey, son hızda, nitro�yu köklemiş giderken mini haritayı takip etmeye çalışmak. Ancak, bir kavşağa geldiğiniz zaman �yol gösterme� sistemi devreye giriyor ve sizi uyarıyor. Bu uyarıya rağmen yüksek hızda yarışırken, dönmeniz gereken kavşağı saptamak zor olabiliyor. Bu sistem, yeni oyuncuları yönlendirmek adına oyuna entegre edilmiş fakat oyunun üst seviyelerinde, yani, daha profesyonel yarışlara girdiğiniz zaman, yol göstericileri hiç kullanmadan yarışmak durumunda kalabiliyorsunuz. Bu yüzden kestirme yolları iyice ezberlemenizi tavsiye ediyorum.
Burnout Paradise�ın oynanış sisteminin, sizi şehri kendi kendinize keşfetmeye ittiğini söylemiştim ancak bunu olabilecek en eğlenceli şekilde yaptığını belirtmemiştim. Şunu söyleyebilirim ki her keşfiniz, oyunu biraz daha lezzetli kılıyor. Benzin istasyonlarında nitro�nuzu yeniden doldurabildiğinizi ya da hurdalıklarda, boya atölyelerinde ve kaportacılarda aracınızı tamir ettirip, boyatabildiğinizi ilk keşfettiğiniz anda yaşanılan keyfi tarif etmem zor. Ayrıca, bu interaktif noktaların verimli kullanılması, kazanmak ve kaybetmek arasındaki ince çizgiyi yeniden çizebiliyor.
Oyunun modlarına şöyle bir bakıldığında ilk olarak Stunt Run modu göze çarpıyor. Bu modda, sınırlı bir sürede, çeşitli hareketler yapmaya çalışıyorsunuz. Eğer bu hareketleri combo haline getirebilirseniz aldığınız puanlar artıyor. Drift�ler, atlamalar, uçuşlar ve aracı enkaz haline getirmeden yapacağınız kazalar bu bölümü inanılmaz hareketli ve eğlenceli kılıyor. Yüksek skorlara ulaşmanın yolu, yine şehri iyi tanımaktan geçiyor zira şehrin içinde, aracınızla en heyecanlı akrobatik hareketleri yapabileceğiniz yerler gizli. Boruların üzerinden geçmek, uçak taşıyıcılarının kenarlarından kaymak, barikatları delip geçmek, kırık köprülerin bir ucundan diğer ucuna uçmak gibi aklınıza gelen ya da gelmeyen yüzlerce farklı hareketi gerçekleştirebileceğiniz yine yüzlerce farklı alan bulunuyor Paradise Şehri�nde. Ancak asıl marifet bu alanları bulmakta elbette ki.
Sıra geldi benim en sevdiğim mod olan Marked Man�e. Arkanızda, siyah renge bürünmüş bir dolu arabanın sizi kovaladığını düşünün. Onlar avcı, siz ise avsınız. Amacınız, onlardan kaçıp hedefinize varmak. Oyunun her modunda olduğu gibi bu modda alacağınız tat yolları iyice öğrenmeniz ile artacaktır. İnanılmaz eğlenceli olan Marked Man modunda, bu şeytani araçlar, sizi enkaza çevirmek için ellerinden geleni yapacak. Bir dolu delirmiş, siyah araç sizi kovalarken adeta bir �adrenalin pompası� haline geliyorsunuz doğal olarak.
Burnout Paradise�ın geniş evreninde, hızınızı kesecek hiçbir ayrıntıya yer verilmemiş. Tamir ve boya atölyelerine saatte 200 km hızla girseniz bile işinizi görüyorsunuz. Serinin ünlü Crash modu bile, hız duygusunu köreltmemesi için elden geçirilmiş. Yapımcılar Crash modunu, L1 ve R1 tuşlarına aynı anda bastığınızda aktif hale gelen Showtime�a çevirmişler. Showtime�ı aktif hale getirdiğiniz zaman, yavaşlayan kamera ile inanılmaz sahnelere imza atabiliyorsunuz. Özellikle kazalar sırasında, aracın kontrolü sizde kalıyor ve küçük manevralarla izlemeye doyum olmayan sahneler çıkarabiliyorsunuz ortaya.
Daha hızlı, daha ve daha...> Oyunun online multiplayer modları bile akıcılığı baltalamıyor. Burnout Revenge�de oyuncuların online lobisinde geçirdikleri zamanın, oyunun içinde geçirdikleri zamandan katbekat fazla olduğunu tespit eden yapımcılar, Paradise�a dinamik bir online sistem getirmişler. Oyun içinde sol D-Pad tuşuna basarak açabileceğiniz dinamik bir menü ile oyun içindeki tüm online işlerinizi halledebiliyorsunuz. Bu menüden oyuna çağırmak istediğiniz arkadaşlarınıza �davetiye� yollayabiliyorsunuz. Davetiyeleriniz kabul edildiği anda ise arkadaşlarınızla takılmaya başlayabilirsiniz. Tüm bu online işlemler sırasına ne lobide beklemek, ne de uzun bir yükleme ekranıyla karşılaşmak söz konusu. Arkadaşlarınızla tam 350 farklı event�e sadece birkaç tuşa basarak girebilme şansınız var. Tek kişi oynarken yaşadığınız inanılmaz sahneler, arkadaşlarınızla oynarken daha etkili oluyor.
Burnout Paradise�ı kendi türü içinde rahatlıkla bir �devrim� olarak tanımlayabilirim. Türe getirdiği taze fikirler bir yana, bu fikirlerin oynanışa olabilecek en iyi şekilde yansıtılmış olması Burnout Paradise�ın değerini kat kat artırıyor. Grafiklere, seslere ve müziklere değinmeye gerek duymuyorum bile. Sadece şunu söyleyeyim: Oyun inanılmaz görünüyor. Oyunun genel sunumu, menüleri ve bu menülerin kullanımı göze çok hoş görünüyor; genel sunumun içinde, oyunun görsel gücü adeta bir abide gibi yükseliyor. Grafiklerin asıl güzelliği, kaza sahnelerinde ortaya çıkıyor. Yavaşlayan kamera, �zekice� açı değiştiren kadraj sayesinde grafikler, görsel bir şölen sunuyor adeta. Lafımı sakınmayacağım; Burnout Paradise, son yıllarda gördüğüm oyunlar arasında kendini en iyi şekilde pazarlayan ve sunan yapım. Oyun, detaylı araç modellerinden, Options menüsüne kadar bütünlüğün dibine vuran bir sunum kalitesine sahip.
Burnout Paradise�ı satın alıp almamayı düşündüğünüz her dakika sizin zararınıza. Yarış oyunlarını sevmemeniz, bu oyunu denememeniz için kesinlikle bir bahane değil. Daha önce sadece Solitaire oynamış olsanız bile Paradise�ta bir tur atmalısınız. Özetle; uzun ömürlü, her saniyesi eğlence dolu, yoğun ve doygun bir oyun istiyorsanız Burnout Paradise, verdiğiniz paranın karşılığını kuruşuna kadar verebilecek bir yapım.
Alıntı..
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz