Çanakkale SavaŞlarindan(kendİ Cenaze Namazlarini Kildilar)
F3do :: Atatürk Ve Tarih :: Atatürk
1 sayfadaki 1 sayfası
Çanakkale SavaŞlarindan(kendİ Cenaze Namazlarini Kildilar)
Babamım dostlarındandı. Dimdik yürüdü. Hani
Allah'tan başka kimsenin önünde eğilmemiş tipler vardır ya, öyle
biriydi. Ben çok küçüktüm, evimize misafir gelirdi. "Oğul" diye
seslenirdi hep. Bağdaş kurmaz, diz çöker öyle
otururdu. Gaz lambası ışığında daha bir heybetli görünürdü gözüme. Hep bitip tükenmek bilmeyen harp hatıraları anlatırdı.
Çanakkale, Gazze, Kafkas cephelerini dolaşmış; Sakarya, Dumlupınar'da
savaşmış. Ancak İzmir'in kurtuluşundan sonra köyüne dönebilmişti.
Anlattıklarında hep acı, kan, cefa vardı. Kolay mı kazanılmıştı bu
vatan?
Ölüm neydi ki? Şerbet içmek kadar kolaydı.
"Biz kendi cenaze namazımızı kendimiz kıldık Çanakkale'de !" derdi sık sık.
Olur muydu??
Kirte muharebeleri sırasında bölükler arka siperlerde hücum sıralarını
beklemektedirler. Ön siperlerdekiler ileri fırlamış boğuşuyorlar.
Yüzbaşı hucum için emir bekliyor. Bütün asker süngü takmış siperden
fırlamak için hazır.
Sinirler gergin ! ...
Bütün dudaklar kıpır kıpır dualar okuyor, kelime-i şehadet getiriyor. Süre
uzuyor. Yüzbaşı erlere sesleniyor... "Yavrularım... Aslanlarım... Biraz
sonra Cenab-ı Rabb'ül Alem'in huzuruna varacağız. Abdestsiz
gitmeyelim... Haydi ! Tüfeklerimizin kabzalarına ellerimizi sürüp, hep
beraber teyemmüm edelim..."
Teyemmüm edilir... Bekleme devam etmektedir. Biraz sonra Yüzbaşı;
" Çocuklarım... Sanıyorum biraz daha bekleyeceğiz... Önümüzde biraz
daha zaman var. İleride arkadaşlarımız şehit oluyor. Hem onlar için,
hem de vakit varken, kendi cenaze namazımızı kendimiz kılalım..."
" Kabe Karşımızda... "
Arkadan Of'lu Ali çavuş bağırır. " ER KİŞİ NİYETİNE... "
O gün yapılan hücumda, kendi cenaze namazını kılan pek az kişi sağ
kalabilmişti. Onlar Allah'a verdiği sözü tuttular....
Allah'tan başka kimsenin önünde eğilmemiş tipler vardır ya, öyle
biriydi. Ben çok küçüktüm, evimize misafir gelirdi. "Oğul" diye
seslenirdi hep. Bağdaş kurmaz, diz çöker öyle
otururdu. Gaz lambası ışığında daha bir heybetli görünürdü gözüme. Hep bitip tükenmek bilmeyen harp hatıraları anlatırdı.
Çanakkale, Gazze, Kafkas cephelerini dolaşmış; Sakarya, Dumlupınar'da
savaşmış. Ancak İzmir'in kurtuluşundan sonra köyüne dönebilmişti.
Anlattıklarında hep acı, kan, cefa vardı. Kolay mı kazanılmıştı bu
vatan?
Ölüm neydi ki? Şerbet içmek kadar kolaydı.
"Biz kendi cenaze namazımızı kendimiz kıldık Çanakkale'de !" derdi sık sık.
Olur muydu??
Kirte muharebeleri sırasında bölükler arka siperlerde hücum sıralarını
beklemektedirler. Ön siperlerdekiler ileri fırlamış boğuşuyorlar.
Yüzbaşı hucum için emir bekliyor. Bütün asker süngü takmış siperden
fırlamak için hazır.
Sinirler gergin ! ...
Bütün dudaklar kıpır kıpır dualar okuyor, kelime-i şehadet getiriyor. Süre
uzuyor. Yüzbaşı erlere sesleniyor... "Yavrularım... Aslanlarım... Biraz
sonra Cenab-ı Rabb'ül Alem'in huzuruna varacağız. Abdestsiz
gitmeyelim... Haydi ! Tüfeklerimizin kabzalarına ellerimizi sürüp, hep
beraber teyemmüm edelim..."
Teyemmüm edilir... Bekleme devam etmektedir. Biraz sonra Yüzbaşı;
" Çocuklarım... Sanıyorum biraz daha bekleyeceğiz... Önümüzde biraz
daha zaman var. İleride arkadaşlarımız şehit oluyor. Hem onlar için,
hem de vakit varken, kendi cenaze namazımızı kendimiz kılalım..."
" Kabe Karşımızda... "
Arkadan Of'lu Ali çavuş bağırır. " ER KİŞİ NİYETİNE... "
O gün yapılan hücumda, kendi cenaze namazını kılan pek az kişi sağ
kalabilmişti. Onlar Allah'a verdiği sözü tuttular....
F3do :: Atatürk Ve Tarih :: Atatürk
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz